2022-2023 Eğitim Öğretim yılını hayırlı ettik.
Şehirde özellikle tüm siyasi partiler, temsilcileri, ilerde siyaset hayali olanlar, dernek yöneticileri hepsi ama hepsi gayet güzel mesajlar yayınlayarak öğretmenlere, öğrencilere, velilere yeni eğitim öğretim yılının başarılı geçmesi temennisinde bulundu.
Peki temennilerle başarı gelir mi?
Bu yıl okula başlayan çocuklar çok şanslı ama. Her birinin sınıfında 35-40 tane sınıf arkadaşı var.
Çocukların bu şansını fark etmiş olacaklar ki siyasi partiler de bu konuda konuşma gereği duymuyorlar.
Öğretmenler de çok şanslı. Düşünsenize 40 tane mini minicik öğrenciniz var. Ev ödevi vermişsiniz. Her bir ödevi kontrol etmeye 2 dakika ayırmışsınız. Günün yarısı gitti bile.
Ülkedeki ekonomik durum ortada kabul ediyoruz. Yönetim problemi de var. Ama muhalefet sorunu da olduğu bir gerçek.
Bingöl özelinde bahsedelim. Kültür Mahallesine şöyle bir bakalım. Depremden sonra yani 2003 yılında 3-5 bin nüfuslu mahallede Karaelmas, Sarayiçi, Turgut Özal, Gazi okulları var. Bunlara Abdulhamid’i de ekleyelim hadi. Nüfus 15 binleri aştı. Kalan 10 bin kişilik nüfus için kaç tane okul yapıldı? Yeni Mahalle ve Yeşilyurt Mahallelerine bakalım. Vali Güner Orbay, Cumhuriyet, Fatih, Murat İlkokulları vardı. Nüfus en az 2-3 katına çıktı. Kaç tane okul eklendi?
Durum ciddi. Her yere binalar, siteler yapılıyor senelerdir. Millet evlendi. Çocukları okula başladı. Ama gidecek okul yok. Yeni bir Milli Eğitim Müdürümüz var. Takip ettiğimiz kadarıyla sevilen ve çalışkan bir eğitimci. Bir çok köy okulunun harap görüntüsüne son vermek için hem çalıştı hem çalışmaya teşvik etti. Ama bu şehirin merkezinde yapılması gereken bir sürü okul var. Onarımdan bahsetmiyorum. En az yeniden hizmet vermeye başlayacak 400-500 yeni derslikten bahsediyorum.
Çocuklar ve öğretmenlere başarı dileyerek başarı elde edilmez. Onlara başarıyı yakalayabilecekleri çalışma ortamı, eğitim ortamı sunulması gerekir. Zamanında 100 milyon eden yolu 250 milyon liraya ısmarlama teslim edenler, o zaman aradaki farkla bu şehre 5 tane okul yaptırabilirlerdi.
Her 2 yılda bir kervansaraydan bu yana dökülen asfaltlar yerine yılda 3 tane okul yapılabilirdi. Kervansaray’dan bu yana da bir seferde sağlam yol yapılabilirdi.
Kırtasiye malzemeleri, kıyafetler derken velilerin beli zaten bükülmüşken, bir de öğrenci ve öğretmenlere kalabalık sınıflarda eğitim dayatılması eğitimin ne kadar önemli olduğunu yeterince gösteriyor.
Bu ülke yıllarını kaybetti. Bazı nesillerini de kaybetti. Görünen o ki yeni nesilleri de kaybetmeye kararlı adımlar atılmakta. Eğitimden başlanmadığı sürece de refah düzeyinin artması mümkün olmayacaktır.
Ben bu yazımda iktidara seslenmiyorum. Bu yazımda muhalefete, sendikalara, STK'lara seslenmek istiyorum. Hastane ve okul yapım işleri müteahhitlere yol ve alt yapı işleri kadar kar bıraksaydı eğer zaten memleket okul ve hastaneden geçilmezdi. O yüzden iktidara seslenmenin bir manası da yok. İktidar dışındaki tüm bileşenler, lütfen kendi çocuklarınızın da okuldaki imkanlarını düşünün. Sadece kırtasiye malzemesi, harçlık değil sınıflarının içini gidip görün. Mümkünse bir ders kapıdan sınıfı dinlemeyi, hatta müsaade ederse öğretmeni bir derse gözlemci olarak katılmayı deneyin. 40 öğrenciyle 40 dakikada nasıl ders işlendiğini görün. 6 ders 40 öğrenci 40’ar dakika. Bir öğretmenin aralıksız soluklanmadan 6 ders boyunca her bir öğrenciye ayıracağı vakit 6 dakika. Çocuğunuza layık görülen eğitim bu işte. Lütfen ama lütfen bu soruna sessiz kalmayalım.
Boşverin kim kimle nerde ne yapmış. Boş verin kim kime ne mesaj atmış. Boşverin kim attığı tweette kimi hedef almış. Önce eğitim, önce çocuklarımız…
Yorum Yazın
Facebook Yorum