Eğitim Sen Bingöl Şubesi, geçtiğimiz günlerde Genç’te bir lisede yaşanan sınıfların cinsiyete göre ayrılması konu üzerinden kendilerine saldıran Eğitim-Bir-Sen’e yaptığı açıklamayla cevap verdi. Açıklamada, “Bütün alanların ortak olduğu okullarda sadece sınıfları kızlı erkekli diye ayırmak kendi cemaatlerine yaranma şovundan başka bir şey değildir.” İfadeleri yer aldı.
Eğitim Sen Bingöl Şubesi, kendilerini hedef alan açıklamalarda bulunan Eğitim Bir Sen’e yaptığı açıklamayla cevap verdi. Öğretmenlerin maaş durumlarından, istismar ve taciz olaylarındaki sesizliklerine, üye aidatlarını alıp kendi maaşlarını gizlemelerine kadar bir çok konuya değinilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı;
“Son günlerde sendikamızı hedef alan ve bir klik tarafından ele geçirilip ALİ BABA’nın çiftliği gibi yönetilen sendikanın üyelerini azade tutarak bu kliğin ahlaktan ve adaptan yoksun seviyesine inmeden cevap verme zorunluluğu doğmuştur.
Bugün kamu emekçilerinin içinde bulunduğu başta ekonomik, sosyal ve kültürel zorlukların baş müsebbibi, şüphesiz bu buçukçu yapılanmadır. Tüm kamu emekçilerini ve başta öğretmenleri yoksulluk sınırının altında asgari ücrete eşitlenmiş maaşlarıyla sefalet koşullarında yaşamaya mahkum eden bu anlayıştan başkası değildir. Yüzde 3,5 lara imza atarken utanmayan ve sıkılmayan bu klik bize ahlaktan ve erdemden bahsedemez.
Emekçileri, buçuklara attığı imzalarla sefalete mahkum eden buçukçu zihniyet elbette kendilerine buçuklarla değil kepçeyle zam yapmıştır. Bu ülkede tüm kamu çalışanlarının maaşları bilinirken bu sendikanın başkanlarının maaşları adete devlet sırrı gibi kamuoyundan ve kendi üyelerinden saklanmaktadır. Kamuoyundan ve üyelerinizden sakladığınız bu astronomik rakamlar elbette bilinmektedir ve bir gün mutlaka su yüzüne çıkacaktır.
Dağılmaya ve çözülmeye karşı geliştirdiğiniz her engel kamuoyu tarafından ibretle izlenmektedir. İstifa edenlere her türlü engeli hak gören ve uygulayan bu yapı, ikna odaları kurarak sonuç almaya çalışmıştır. Bununla sonuç almayacağını anlayınca, kendilerinden kopan ve yeni ortaya çıkan sendikalara yüzde 1 barajını koydurarak çözülmenin önüne geçmeye çalışmıştır. Bu karar yargıdan dönünce şimdi de yüzde 2 barajını devreye sokarak dağılmanın ve çözülmenin önüne geçmeye çalışmaktadır. Korkunun ecele faydası yoktur. Çürüme başlamışsa hiçbir baraj bu çözülmenin önünde engel olamayacaktır.
Sendikamız sadece bugün değil dün de hedefinizdeydi. Bundan şüphemiz yoktur. 32 arkadaşımızın ihracındaki emeğiniz ve katkınız elbette göz ardı edilmemiştir, edilmeyecektir. Aidatlarını alıp keyifle yediğiniz kendi üyelerinizin ihracını da büyük bir keyifle izlediniz. Tarih elbette her şeyin ilacıdır. Gerçekler bir gün elbette gün yüzüne çıkacaktır.
Her fırsatta hakaret ettiğiniz Eğitim- Sen dün olduğu gibi bugün de dimdik ayaktadır. Eğitim –Sen her zaman hak, hukuk ve adaletin yanındadır. Doğruları da savunmaya devam edecektir.
Eğitim –Sen çok açık bir şekilde karma eğitimden yanadır, yana olacaktır. Şüphesiz isteyen veliler ve öğrenciler için de sadece erkeklerin ve kızların gidebildiği okullarımız da il merkezinde ve ilçelerde mevcuttur. İsteyen veli ve öğrencilerin bu okulları tercih etmelerinde de bir beis yoktur. “Bütün alanların ortak olduğu okullarda sadece sınıfları kızlı erkekli diye ayırmak kendi cemaatlerine yaranma şovundan başka bir şey değildir.” Eğitim Sen olarak öğrencilerimizi kız erkek olarak değil öğrenci ve insan olarak görmekteyiz.
Eğitim- Sen olarak toplumu erkek ve kadın olarak ayırmıyoruz. Toplumsal hayat ve çalışma hayatında kadını ve erkeği eşit olarak görüyoruz. Eğitim çalışanlarının yarısını kadınların oluşturduğu bir meslek dalında, kendilerini temsil ettiğini iddia eden bir sendikanın tek bir yöneticisinin bile kadın olmaması manidardır. Bu anlayışta kadın sadece aidat ödeyen kişidir. Temsil hakkı dahi yoktur. Kendi anlayışını yerleştirmenin en kolay yolu okul çağındaki çocuklara bu düşünceleri aşılamak ve uygulamaktır.
Son yıllarda çeşitli dernek vakıf ve cemaatlerde artan tacize ve istismar olaylarında tek bir açıklaması olmayan bu buçukçu zihniyetin saldıracağı son yer Eğitim Sen’dir. 6 yaşındaki çocuğun evlendirilmesine dahi sesini çıkaramayan bu anlayış ahlak ve adaptan bahsedemez.
Erdemliler olarak çıktığınız bu yolda koltuklar ve maaşlar tatlı gelince bir gecede tüzük değişikliğiyle kendinizi makamların ezeli ve ebedi sahibi yaptınız. Eğitim camiasının bunu unutacağını sanıyorsanız fena yanılıyorsunuz.
Eğitim Sen’e saldırmak sizleri, sefalete mahkûm ettiğiniz kamu emekçilerinin tepkisinden koruyamayacaktır. Bu buçukçu zihniyetin tüm kamu emekçilerine hesap vereceği günler yakındır.
Saygılarımızla.
Eğitim Sen Bingöl Şubesi”
Yorum Yazın