Kahramanmaraş merkezli depreminin yıkım ve can kayıplarına neden olduğu 10 ilin ardından, Elazığ da 11’inci il olarak afet bölgesi ilan edildi. Yaşanan bu olumlu gelişmeden sonra Bingöl’deki birçok siyasi parti de, deprem kuşağı Bingöl’de de söz konusu kararın uygulanması gerektiğini açıkladı.
6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7.7 ve Elbistan’da meydana gelen 7.6 şiddetindeki iki büyük deprem, 11 ilde can kayıplarına ve yıkımlara sebebiyet verdi.
İlk etapta depremden etkilenen 10 ilin afet bölgesi ilan edilmesinin ardından, Elazığ’da birkaç gün sonra 11’inci il olarak afet bölgesi ilan edildi. Elazığ için yaşanan bu olumlu gelişmenin ardından, Bingöl kamuoyunda “Bingöl afet bölgesi ilan edilsin” gündemi oluştu.
Sosyal medyada yapılan paylaşımların ardından, Bingöl’deki siyasi parti başkanları da vatandaşların çağrısına kulak verilmesi gerektiğini bildirerek, ilgili kurumların harekete geçmesini istedi.
AKTAŞ; “ CHP OLARAK, HALKIMIZIN YANINDAYIZ”
Vatandaşların taleplerini desteklediklerini vurgulayan CHP İl Başkanı Hasan Aktaş; şu açıklamalara yer verdi:
“Öncelikli olarak yaşamış olduğumuz deprem nedeniyle bütün halkımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Ülkemizin başı sağ olsun. Günlerdir ilimizle ilgili yapılan uyarıları dikkate almayıp, toplumun korkularına gözlerini kapatıp, taleplerine kulaklarını tıkayarak ilimiz içinde benzer bir felakete davetiye çıkarmaktadırlar. İktidar partisi milletvekilleri Bingöl halkının ilin afet bölgesi ilan edilmesi taleplerine kulaklarını tıkayarak bu talepte bulunan vatandaşlarımızı da cahil-cühela bir kesimin talepleri diyerek halkı küçümsemekte ve kendilerini toplumun efendisi olarak görmektedirler. Uyarıyoruz..! Felakete davetiye çıkarıyorsunuz, öncelikli olarak ilimizdeki eğitim kurumları incelenmeli risk teşkil eden bütün okullarda eğitim öğretim sonlandırılmalı, öğrencilerin farklı okullarda eğitim görmeleri sağlanmalıdır. Risk teşkil eden ve hali hazırda boş olan bütün yapılar yıkılmalı ve 2003 depremi öncesi yapılan yapıların tamamı incelenmelidir. Yamaç bölgelerde bulunan ve kot farkı adı altında 8-10 kat imar verilen yapıların risk analizi yapılmalı, imara uygun olmayan ve risk teşkil eden bütün yapılar yıkılarak sorumlular hakkında gerekli hukuki süreç başlatılmalıdır. Kültür mahallesinde yapılan ve kamuoyunu uzun süre meşgul eden yeni TOKİ binaları denetlenmeli kolon ve kirişleri yamuk olan binalar yıkılmalıdır. DAF ve KAF fay hatlarının birleştiği bir şehirde 8-10 katlı olan yapılara izin verenler yaşanacak ölümlerden birinci derece sorumludur. Halkımızın afet bölgesi ilan edilmesi talebini destekliyor Cumhuriyet Halk Partisi olarak yanlarında olduğumuzu belirtiyoruz.”
HDP; “BİLİM İNSANLARINA İNANMAMIZ LAZIM”
Bingöl’ün yüzde 75 yapı stoğunda yenilenmenin olduğunu ancak bunun da yanlış yapıldığını bildiren HDP Bingöl İl Başkanlığı; “Bilime inanıyorsak Bingöl’ün yakın bir gelecekte 7 şiddetinin üstünde bir depremin olma ihtimaline de inanmamız lazım. Bilim insanlarının deprem sonrasındaki değerlendirmeleri ışığında Bingöl’ü değerlendirmek gerekirse yıkımlara sebep gösterilen hataların hepsi Bingöl’de de yapıldığı görülmektedir.2003 depreminden sonra Bingöl çok büyük bir fırsat yakalamışken maalesef bunu çok kötü kulandık yaşanılır bir il inşa etme şansımız varken adeta olası bir depremde ölüm çukurları inşa ettik. Depremden sonra Bingöl % 75 yapı stokunu yeniledi ancak buda çok yanlış bir şekilde yapıldı. Şehrin kalbine toki dikip diğer yapılara bakıldığında Bingöl’ün en ücra köşesinde dahi ticari alan olarak belirleyip binaların zemininde asma katlı dükkanlar, yetmedi bodrumları yaşam alanına çevrilmek için bodrumların yarısı yüzeyde olması, oda yetmesi hepsinin üstünde teras olması toplamında 4 kat imarlı bütün yapılar 7 kat olmuş. Özellikle inalı mahallesi sayılan hatalarla birlikte resmen tarım arazilerine inşa ediliyor ve bu ısrarla belediye vasıtasıyla oluyor. Buradan bütün halkımıza çağrıda bulunuyoruz inalı mahallesinde tarım arazilerine inşa edilen yapılardan daire almayın son depremde hep birlikte görüyoruz yeni yapı olmasına rağmen en büyük yıkım tarım arazilerindeki yapılan yapılarda olduğu görülmektedir paranızla mezar değil ev alın halk olarak o bölgedeki yapılara rağbet göstermeyip belediye eliyle yapılan hataları da boşa çıkarma şansımız var halkımız bu konuda duyarlılığa davet ediyoruz” şeklindeki açıklamalara yer verdi.
BARAN; “BİNGÖL’ÜN AFET KAPSAMINA ALINMASI, ÖNEM ARZ ETMEKTEDİR”
MHP İl Başkanı Osman Zeki Baran ise; “06 Şubat 2023 Tarihinde Kahramanmaraş Pazarcıkta meydan gelen 7,7 büyüklüğündeki deprem, ardından Elbistan’da meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına ve tüm vatandaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Bu büyük afet 10 ilimizde büyük hasarlar meydana getirirken bütün Türkiye’de ve bazı komşu ülkelerimizde bile hissedildi ve can kayıpları yaşandı. Ülke olarak inşallah yaşanan sıkıntıların üstesinden el birliği ile geleceğiz, bundan kimsenin şüphesi olmasın.
Daha sonradan artçı depremlerden çok etkilenen Elazığ ilimiz ve ardından Sivas ilinin Gürün İlçesinin de afet kapsamına alındığını biliyoruz. Bingöl Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fay hatlarının kesiştiği bir noktadadır. Gerek iki büyük deprem gerekse artçı depremlerin büyük bir kısmını ilimizde hissetmekteyiz. Konun uzmanları yapmış oldukları açıklamalarda 06 Şubat tarihindeki depremden sonra bu fay hattı üzerinde yeni depremlerin beklendiğini ifade etmektedir. İster Doğu Anadolu fay hattı, isterse Kuzey Anadolu fay hattında olsun her iki olası durumda da Bingöl bu beklenen depremden etkilenecektir. Hatta depremin ana fay hattının başlangıcıdır. Önemli olan afet yaşanmadan önce önlem alınması ve hazırlıklı olmaktır. Deprem açısından ülkemizin en riskli yerinde olan Bingöl’ün de afet kapsamına alınarak olası bir depremden önce gerekli çalışmaların yapılarak depreme hazır hale getirilmesi önem arz etmektedir.”
KIZILBOĞA; “VATANDAŞLARIMIZIN TALEPLERİNİ DESTEKLİYORUZ, AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMELİ DİYORUZ”
Uzmanların Bingöl’ü uyardığını ve gerekli adımların atılması için çağrıda bulunduğunu belirten İYİ Parti İl Başkanı Hasan Kızılboğa, vatandaşların da çağrısına kulak verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Kızılboğa; “Öncelikle asrın felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, acılı ailelerine sabırlar diliyorum. Yaralı vatandaşlarımızı da acil şifalar diliyorum. Ülke olarak yaşadığımız bu acı günleri, hep birlikte el ele vererek aşacağımıza inancım tamdır. Tüm kamuoyunun malumudur ki, Kahramanmaraş depreminin ardından alanında birçok uzman isim Bingöl’ü uyardı. Bingöl’ün olası bir depreme hazırlıklı olması gerektiğini açıkladı. Ancak bakıyoruz, ilimizde bununla ilgili somut adımlar henüz atılmadı. Yakın geçmişte yapılan imar hataları gibi birçok konuda gerekli adımlar atılmalıdır. Onun dışında özellikle vatandaşlarımız, Elazığ’ın 11’inci afet bölgesi ilan edilmesinin ardından Bingöl’ün de aynı şekilde afet bölgesi ilan edilmesi talebinde bulundu. Biz de vatandaşlarımızın bu çağrısına sonuna kadar destek veriyoruz. İYİ Parti olarak, elimizden geldiğince vatandaşlarımızın bu çağrısına kulak verip, destekçileri olacağız. İlimizde olası deprem öncesi yapılması gereken ne varsa bizler üstümüze düşeni yapmaya hazırız. Buradan ilgili kurumlara çağrıda bulunmak istiyorum; Bingöl’de deprem olmadan önce gerekli adımları atın, tedbirinizi alın. Kamu kurum ve kuruluşlarının, valilik, çevre şehircilik ve Bingöl Belediyesi'nin acil olarak tüm Bingöl'de yapıları gözden geçirmelerini, hasar tesislerinin yapılmasına hassasiyet göstermelerini bekliyorum” dedi.
BAYLAS; “BİNGÖL'ÜN AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMESİ İÇİN İLGİLİ KURUMLAR HAREKETE GEÇMELİDİR”
DEVA Partisi İl Başkanı Sinan Baylas, “Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremler, unuttuğumuz bir gerçeği bizlere tekrar hatırlattı. Türkiye bir deprem ülkesi ve Bingöl iki önemli fay hattının kesiştiği noktada yer alıyor. 1971 ve 2003 depremlerinin izleri halen zihinlerimizde. Deprem hafızası çok taze olan Bingöl insanın tedirgin olması ve Bingöl'ün afet bölgesi ilan edilmesini talep etmesi çok normal. Bilim insanları uyarılarını yinelerken özellikle Bingöl üzerinde duruyor. Kuzey ilçelerinde ve Servi'de bazı yapılarda hasar var. Bingöl'de depreme dayanıksız yapılar mutlak suretle tespit edilmeli. Olası bir felakete karşı oluşacak hasarın en aza indirilmesi yönünde çalışmalar yapılmalı. Bingöl'ün afet bölgesi ilan edilmesi için ilgili kurumlar harekete geçmelidir.”
AĞIRBAŞ; “AMASIZ FAKATSIZ İLAN EDİLMELİ”
İktidara seslenen Gelecek Partisi İl Başkanı Muhittin Ağırbaş, “Bingöl afet bölgesi ilan edilmeli. Bunun ilan edilmesi için illa yıkım olması lazım, can kayıpları mı olması lazım. Birinci derece riskli olan şehirde biran önce, vakit kaybetmeden önlem alınmalı, vatandaşların çağrısına kulak verilmeli. Amasız fakatsız ilan edilmeli. Can da bizim canan da bizim. Sevinçte bizim hüzün de bizim. Ses ver Bingöl, kulak ver Türkiye duy sesimizi İktidar!” şeklindeki açıklamalara yer verdi.
TİRYAKİ; “BİNGÖL HALKI OLARAK TEDİRGİNİZ”
Risk altında olan bir şehrin afet bölgesi ilan edilmesinin halkı bir talep olduğunu vurgulayan Saadet Partisi İl Başkanı M. Fatih Tiryaki, “Ülke olarak yaşadığımız yıkıcı depremin büyük acılarını yaşadığımız bugünlerde, Bingöl halkı olarak aynı zamanda tedirginiz. İlimiz; bütün yerbilimcilerin işaret ettiği, enerjisini tam olarak boşaltamamış olan, Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fay hatlarının birleştiği noktada bulunmaktadır. Böylesine risk taşıyan bir ilin insanı olarak bizler, İlimizin afet kapsamına alınmasını haklı olarak istemekteyiz. Bilimsel olarak, depremin gerçekleşeceği illerin başında işaret edilen ilimizin, bir an evvel yetkililer tarafından değerlendirilmeye alınması, oluşacak ciddi can ve mal kayıplarının da önüne geçecektir. Bizler hala yaşıyorken, ilimizde büyük bir deprem bekleniyorken, afet bölgesine alınmak isteğimize sessiz kalacak olan yetkililerin, enkazlar altından sağ bedenlerimiz yerine çıkartılan cesetlerimizin sorumluları olacağını bilmelerini isteriz” dedi.
ARSLAN; “BİNGÖL'ÜN BİNA STOKUNU REHABİLİTE ETMELİ”
Yeniden Refah Partisi İl Başkanı Mahfuz Arslan ise; “Kahramanmaraş merkezli 10 ilden sonra Elâzığ da afet bölgesi olarak kabul edildi. Bu gelişmeler olurken, Bingöl için son günlerde deprem uzmanlarından gelen artan uyarılar nedeniyle kamuoyunda da büyük deprem beklentisi oluştu. Üç fay hattının geçtiği İlimiz Bingöl'ün en riskli illerin başında geldiğine dikkat çekiyor, Önleyici tedbirler ve radikal kararlar alma adına Afet Bölgesi kapsamına alınması çağrısında bulunuyoruz. Basra harap olduktan sonra diye bir özdeyişimiz var. İlimiz Bingöl'ün bina stokunu rehabilite etmeli öncelikli yıkılacak binalar belirlenmeli, yeni inşa yerinin tarım alanlarını değil kayalık bölgeler tercih edilmelidir, Bingöl’ün özgüveni de böylece iade edilmelidir. Yüzyılın Afeti diyebileceğimiz büyük depremde vefat edenlere Allah'tan rahmet, yaralı kardeşlerimize şifa, Ülkemizin güvenliğini, dengesini ve ekonomisini bozan bu zorlu süreçten biran önce düzlüğe çıkılmasını diliyorum.”
ALPAYA; “BİNGÖL’ÜN DE AFET BÖLGESİ İLAN EDİLMESİ KAÇINILMAZ BİR GERÇEKTİR”
HÜDA Par İl Başkanı Refik Alpaya, “Deprem sonrası 10 ilin afet bölgesi ilan edilmesi ve son olarak Elâzığ ilinin de afet bölgesi ilanından sonra gözler Bingöl’e odaklanmış durumda. Bingöl, Türkiye’de Doğu Anadolu ve Kuzey Anadolu fay hattının kesiştiği bir noktadadır. Bundan sebep Türkiye’de potansiyel deprem tehlikesi olarak Bingöl maalesef birinci sıradadır. İlimizde yakın tarihte 1971 ve 2003 depremleri bunun delili olmakla birlikte içinde bulunduğumuz zamanda uzmanların Bingöl’de büyük bir deprem beklentisi tehlikeyi gözler önüne sermektedir. Bingöl’ün de afet bölgesi ilan edilmesi kaçınılmaz bir gerçektir. Özellikle Yedisu, Yayladere ve Karlıova ilçelerimiz başta olmak üzere Bingöl’ün tamamı ciddi bir tehlikenin eşiğindedir. İlimizde yaşlanan 2003 depreminde bazı yapılar güçlendirildi. Bu yapılar yaşanan son Kahramanmaraş depremi ve süreç içerisinde yaşanan artçı şoklarla daha bir tehlikeli hal almıştır. Bingöl’de yüksek yapıların çokluğu ve ovalara yapı inşası yanlış bir uygulama olmakla birlikte Bingöl’de yeniden her yapı incelenmeli ve depreme dayanıksız yapılar yıkılıp yerine TOKİ eliyle kurumsal kontrollerle yeni yapılar inşa edilmelidir.”
Yorum Yazın