“Adil Düzen, Adil Yargılamayla Mümkün Olur”

Saadet Partisi İl başkanı M. Fatih Tiryaki; “Yarım asırdan fazla bir süredir Adil Düzenin kurulması için mücadele eden biz Millî Görüşçüler; Adil bir Düzenin ancak Adil bir yargılamayla mümkün olabileceğini biliyoruz.”

KHK Bingöl Platformu, Saadet Partisi İl Başkanlığını ziyaret etti. Ziyarete ilişkin açıklamalarda bulunan İl başkanı M. Fatih Tiryaki, “Özelde ilimizde, genelde ülkemizde KHK'lıların feryatları arşı alaya ulaşmışken, bu konu hakkında sessiz kalmak, hem İnancımızın hem de insanlığımızın gereğini yerine getirmemektir” diyerek, açıklamasına şu şekilde devam etti:

“KHK Bingöl platformundan arkadaşlar Partimizi ziyaret etmek ve bizlere dertlerini anlatmak istediler. Bu durum karşısında, herkesin kendilerinden uzak durduğu bir ortamda, bizler kendilerinden elbette uzak duramazdık. Zira Vefat ettikten sonra beraat edip işlerine iade edilen KHK' lı sayısının 20 ye ulaştığını , cezaevlerinde yüzlerce bebekli annenin olduğunu, ilimizde sayısı bini aşmış, ülke geneli yüz elli bin i geçmiş KHK lının olduğunu bildiğimiz halde, aileleriyle birlikte milyonlarca insanı etkileyen bu durum karşısında sessiz durmak; temel esaslarımıza ve inancımıza aykırı olduğundan, kendileriyle görüşmekten memnuniyet duyduğumuzu bir defa daha belirtmek isterim.”

“KHK’LILARIN YETKİLİLERDEN VE KAMUOYUNDAN BEKLENTİLERİ NELERDİR?”

1-Hukuk karşısında beraat etmiş KHK lıların işlerine dönmelerinin önündeki engellerin kaldırılmasını istediler.

2-Hukuken(evrensel hukukta) suç sayılamayacak unsurlardan ötürü(bir bankaya cüzi bir miktar para yatırmak, çocuğunu belirli okullarda okutmuş olmak, yasal olan bir sendikaya üye olmak) suçlanmış ve bazı mahkemelerde benzer durumlardan  yargılananlar beraat etmişken, farklı mahkemeler de aynı suçlamalardan ötürü ceza almış kişilerin dava dosyalarının,  anayasal hukuk çerçevesinde tekrar ele alınmasını istediler.

3-Herhangi bir suçtan ceza giyip hükmünü bitirdiği halde  yetkililer tarafından sürekli bir mobinge maruz kaldıklarını, ceza almış kişiler dışında onların eşlerinin, çocuklarının ve yakınlarının dahi psikolojik bir baskı İle karşı karşıya kaldıklarını ve hiçbir yerde çalıştırılmadıklarını, asgari bir yaşam sürmeleri için çalıştırılan yerlerde kendilerini çalıştıran veya kendilerine yardım eden  kişilerin dahi cezaevlerine atılabildiği durumunu istemediklerinden söz ettiler. KHK mağdurlarının bize sundukları isteklerinin, yerinde olup olmadığını halkımızın takdirine bırakıyoruz ve yetkilileri bu hususta göreve davet ediyoruz.”

Tiryaki; “Yarım asırdan fazla bir süredir Adil Düzenin kurulması için mücadele eden biz Millî Görüşçüler; Adil bir Düzenin ancak Adil bir yargılamayla mümkün olabileceğini biliyoruz. Bu bağlamda belli okullarda okumanın suç sayıldığı bir hukuk sisteminde; o okulların kurdelelerini kesen yetkililerin, o okullarda okuyan para babalarının çocuklarının, o okullarda okumuş siyasilerin çocuklarının veya damatlarının yargılanmaması  hukuka olan güveni zedeler.  Bir bankaya para yatırdığı için suçlu kabul edilen insanlar var iken; o bankanın Müdürünü ödüllendirerek, başka bankalara genel müdür yapmanın yaşandığı bir ortamda Adil bir yargılanmadan söz edebilir miyiz bilmiyoruz.  Dolayısıyla biz Saadet Partililer bundan önce  olduğu gibi, bundan sonra da Zulüm kimden gelirse gelsin zulmün karşısında, mazlum kim olursa olsun mazlumun yanında olmaya kararlıyız. Elbette Adil bir şekilde yargılandıktan sonra, anayasal olarak suçu tespit edilmiş kişilerin suçsuzluğunu savunacak değiliz fakat suçun anayasada karşılığı yok ise ve herhangi bir suçtan ötürü hüküm giyilmiş ise, hükmün gereği olan cezayı çektikten sonra da insanların artık normal hayatlarına dönmelerinin kolaylaştırılmasını yetkililerden ve toplumdan bekleyebiliriz. Yaptığımız işleri birileri bize oy versin diye değil, Allah rızası için yapıyoruz. Mazlum olduğunu düşündüğümüz insanların hakkını savunmayı Allah rızası için yapıyoruz. Rahmetli Necmeddin Erbakan Hocamızın '' Biz bu işleri birileri bize oy versin diye yapmıyoruz, biz bunu Allah rızası için yapıyoruz'' sözüne halkımızın bir çoğu şahid olmuştur. Zira dün olduğu gibi bugün de mazlumların yanında yer almaya devam edeceğimizi herkesin bilmesini isteriz.”